[vc_row css=”.vc_custom_1571522569134{padding-top: 10px !important;padding-bottom: 10px !important;}”][vc_column width=”1/4″][thim-heading title=”Koçluk” size=”h3″ line=”true” text_align=”text-left”][thim-single-images image_alignment=”right” image_size=”full” image=”7632″][/vc_column][vc_column width=”3/4″ css=”.vc_custom_1563486721265{margin-top: 110px !important;}”][vc_column_text]

Bir hayatın, bir de sen varsın. Hayat yolculuğunun baş aktörü olarak, rolün hakkını vererek oynamak için, sorgulamalı ve düşünmelisin. Kendine ve etki alanındaki her şeye dair… Vazgeçmelisin şikayet etmekten, kontrolünün dışındakileri değiştirmeye çalışmaktan…

Yolculuğun, nasıl geçiyor olursa olsun, yürüyeceksin bu yolda. Her yolculuğun durakları, molaları vardır. Kendine izin verdiğin, ihtiyaçlarını karşıladığın, tazelendiğin, enerjini artırdığın, yola yeniden hazırlandığın…

Bu duraklarda, koçunuzun size ihtiyacınız olan alanı açtığını görüp şaşıracaksınız. Sizi yargılamaz, etiketlemez, yorumda bulunmaz, tavsiye ise hiç vermez. Bir düşünsenize, hayatınızda size bu şekilde davranan, sizi özgürce kendiniz olmaya davet eden kaç kişi var?

Koçunuzun sizi iyi dinleyip, güçlü sorular sorup, söylediklerinizin de ötesinde söylemek istediklerinizi size duyurduğuna şahitlik edeceksiniz. Niyeti sadece sizi, sizinle buluşturmaktır. Çünkü bilir ki insan, en çok kendine iyi gelir. Bunun için sizi özünüze odaklandırır ve derin düşündürür. Uyguladığı teknik ve metotlarla gördüğünüzün ve bildiğinizin ötesine geçip, farkındalık pencerenizden bakıp kendinize şaşacaksınız.

Ve nihayetinde durakta durmaktan, bu molayı vermekten keyif alır, pozitif duygu ve düşüncelerle yolculuğunuza devam edersiniz. Artık kendinizi gerçekleştirmek üzere yolunuzu aydınlatmış, bugünden geleceğinizi var edecek yola adım atmışsınızdır.

[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1563196374265{margin-top: -100px !important;padding-top: 70px !important;padding-bottom: 70px !important;}”][vc_column width=”1/4″ css=”.vc_custom_1563486771339{margin-top: -50px !important;}”][thim-heading title=”Mentorluk” size=”h3″ line=”true” text_align=”text-left”][thim-single-images image_alignment=”right” image_size=”full” image=”7635″][/vc_column][vc_column width=”3/4″ css=”.vc_custom_1563486912054{margin-top: 60px !important;}”][vc_column_text]

Bilirsiniz, Nasrettin Hoca bir gün attan düşer, etrafındakiler hocaya yardım etme telaşındayken, Hoca “Bana attan düşeni getirinnn…”  diye feryat eder.

İşte bazen yaşam yolculuğunda sizden önce yürümüş, yaşadıklarınızı deneyimlemiş, tecrübesiyle sizi ve yolunuzu aydınlatacak güvenilir birine ihtiyacınız vardır.

Ve siz de, attan düşeni bulursunuz. O’nu, müziğin ritminde dans eder gibi tüm duyularınızla dinlersiniz. Ve nihayetinde özgün müzik son bulur ve hala dans pistindesinizdir.

İşte o an, aklınızdan “Şimdi ben nasıl dans edeceğim?” diye geçirirsiniz. Mentorunuz koçluk araçları ile size ihtiyacınız olan aynayı tutar ve kendi özgün dansınızı yaratırsınız. Artık, istediğiniz zaman özgün dansınızı sergileyebilir ve hatta ustalığa doğru ilerleyebilirsiniz.

Nasrettin hoca’ya göre, tırtılın “dünyanın sonu” dediğine, usta “kelebek” dermiş. Belki de bir gün, kendinizi birilerine “kelebek” derken bulacaksınız.

[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]